Hacıllı

7-8 Mayıs 2016 hafta sonu yılardır yapmayı istediğim bir şeyi gerçekleştirdim. Eşim ve kızımla yatılı bir çadır kampingi gerçekleştirdik. Gerçi daha önce de kamplarımız oldu ancak onlar deniz kenarı çadır kamplarıydı. Bu ise tamamen doğa ve yürüyüş amaçlı bir kamp olayıydı. Bir kez daha benim için halen küçücük olan kızım bende hayranlık uyandırarak ne kadar büyümüş, bilinçli, azimli ve sportif bir doğa tutkunu olduğunu gösterdi. Gurur duydum.
Kamp kurmanın en güzel yanı nedir? Bunu kamp sırasında ailemle de konuştuk, bence her kampın eşsiz oluşu ve her zaman bir sürprize gebe olmasıdır. Kimi zaman yağmura yakalanırsınız kimi zaman ummadık bir soğuk olur, kimi zaman gecenin bir yarısı başıboş bir köpek gelir çadırınıza çiş yapar kimi zaman hiç duymadığınızı fark ettiğiniz bir kuş sesiyle uyanı verirsiniz. Ve işin güzel yanı hangi türde olursa olsun unutulmaz izler bırakır.
Sadede gelelim. Gittiğimiz kamp yeri trekking firmalarının ve bireysel sporcuların sık sık takip ettiği bir rota. Ben ilk defa gittim. Şile'ye bağlı Hacıllı Köyü. Bölge zaten pek çok yürüyüş rotasına sahip ancak bu rota aile ile gitmeye, pikniğe ve şelale görmeye de müsait. Gitmek için Şile yolunu takip etmeniz, Şile ayrımından sonra da navigasyon veya navigasyon gibi köylülerden Hacıllı köyü için yardım almanız. yaklaşık 30-35 km bir yol daha devam ediyorsunuz, yeşillikler ve kıvrımlı yollar içerisinde (navigasyonlar uyduyu kaybedebilir, korkmayın zaten yollar çok fazla ayrım içermiyor elbet yola girersiniz.)
Yürüyüş rotası çok zor ve engelli değil sadece şelale parkurunu izlerseniz birkaç noktada dar ve engelli geçiş yapmanız gerekiyor ama asıl dikkat etmeniz gereken kaygan kayalar. Ancak eğer azmeder (10 yaşındaki kızım bile yapabiliyor ;) ve devam ederseniz doğanın hoş sürprizleri ile karşılaşacaksınız.
Kamp kurmak için çok çeşitli konum bulabilirsiniz. Günübirlikçilerin yanı sıra çadır konaklaması yapan da hayli sayıda var. Tabii pazar günleri kalabalık artıyor. Kalabalık derken ben yalnız olmakla 5 dk yürüyüşle birilerine rastlamak arasındaki farkı kastediyorum. Kişisel tercihim etkili yani :) Kamp bakımından buranın bir mesire yeri olmadığını hatırlatmakta fayda var. Tuvalet, temiz su, içecek su, ateş yakma yerleri ve banklar yok. Poponuz toprak görecek, sucuğunuzu çöp şiş yaparak pişireceksiniz.
Eğer mümkünse aracınızın çadırınıza yakın olmasını öneririm. Bu sayede ihtiyaçlarınızı ve yükünüzü minimum düzeyde tutabilirsiniz. Ama fotoğraf makineniz ve su yük değildir. Bunu unutmayın.

Değişik hayvanat ve böcek türleri ile karşılaşabilir, hiç duymadığınız kuş sesleri dinleyebilirsiniz. Ya da yakın olan köyden otlamaya gelen keçi ve ineklerle yürüyüş yapabilirsiniz. Olay sadece ne arayıp ne bulmak istediğinizle ilgili. Ben aradıklarımı genelde bulurum.






Rota için:
Powered by Wikiloc